21.10.2018

... başladığı noktaya dönecekti, güya.


... başladığı noktaya dönecekti, güya.
... ama öyle olmadı.
... trene binerken aklında ve yüreğinde tek birşey vardı, "hiçbir şey düşünmiyceğm, öylece salıcağm kendimi, tren dolaşa dolaşa beni buraya geri getirecek, rahatlamış olucağm" diyordu kendi kendine.
... ama öyle olmadı.
... daha trene biner binmez ağlamaya başladı, hem de hüngür hüngür böyle.
... henüz tren daha kalkmamıştı bile, daha yolcular biniyordu.
... yeni binen bir genç nefes nefese kalmış, nihâyet trene ulaşıp oturabilmenin verdiği huzurla tam karşısına oturup şöyle bi "hoh!" yaptı, sonra onu gördü.
... karşısına oturana kadar orada hüngür hüngür ağlayan bir kızın oturduğunu farkedememişti, kulaklığını çıkardı ve "hey, iyi misin?" dedi anlık endişeyle.
... ağlayan gözleri gülümsedi, dudakları tebessüm ile "iyiyim, yok bişey" dedi, "sağol" diye ekledi gözlerini silerken iki küçük parmağıyla.
... gencimiz "iyi mâdem" dercesine kulaklıkları geri takıncaysa "aslında daha ağyliycaktım, sen de nerden çıktın şimdi, öf" yaptı, nasılsa duymayacağını zannederek.
... "ne dedin?" dedi gencimiz yine çıkarıp kulaklıkları.
... kız bir anda öyle bi kahkaha patlattı ki, yanlarından geçen yaşlı bi amca irkilip "tövbe estağfürûllah, hayırdır inşallah!" dedi, gencimiz de "amin, vallâ!?" dedi hazırcevap.
... tren kalktı, üç istasyon sonra yeniden gözgöze geldiler, yaşlı amcayla değil, bizim ikisi.
... başladığı noktaya dönecekti, güya.
... ama öyle olmadı.
... trene binerken aklında ve yüreğinde tek birşey vardı, "hiçbir şey düşünmiyceğm, öylece salıcağm kendimi, tren dolaşa dolaşa beni buraya geri getirecek, rahatlamış olucağm" diyordu kendi kendine.
... ama öyle olmadı.
... ::: ...
...

... (13.10.2018'de arkadaşım Erkan Şamcı'nın bir gönderisine yorum olarak spontane yazıp, sonra Sirkeci-Halkalı Banliyö Tren ve İstasyonlarımız. adlı fb-grubunda paylaştığım hikâyecik.) ...

Hiç yorum yok: